Sağlık
Bakanlığı tarafından her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası
olarak kutlanmaktadır. Bu hafta kapsamında halk sağlığının ve koruyucu hekimlik
hizmetlerinin önemi vurgulanmaktadır. Halk sağlığı açısından en önemli amaç,
toplumun sağlığını hastalanmadan önce koruyabilmek, basit tedbirler ve
önlemlerle doktora, ilaca gereksinim duymadan sağlık sorunlarını
atlatabilmesini sağlamaktır.
Eğer
hastalıklar oluşmadan evvel sebebi anlaşılabilir ve engellenebilirse kişinin,
dolayısıyla toplumun sağlıklı yaşamı devam ettirilebilir. Bu çok uzun
senelerdir bilinen bir gerçek olmakla birlikte günümüze değin yeterli önem hala
verilmemektedir. Günümüz sağlık politikası hala kişinin hasta olduktan sonraki
tedavisi üzerine kuruludur. Elbette ki oluşacak hastalıkların tedavi
yöntemlerinin geliştirilmesi çok önemlidir. Ancak ya bu hastalığın oluşmasını
engelleyecek bir yöntem varsa ve bunu yapmıyorsak ? Düşünsenize hastalığınızın
engellenebileceğini biliyor olmak. Şöyle düşünün ; sigara içen birinin akciğer
kanseri olduktan sonra ki pişmanlığı .
Halk
sağlığının korunmasında proaktif önlemlerin alınması çok önemlidir. İş
güvenliği hizmetlerinde nasıl tehlike daha evvel tespit edilerek riskler
ortadan kaldırılmaya çalışılıyorsa koruyucu hekimlikte de aynı mantık
işlemektedir. Yapılan aşılar hastalık oluşmasını engelleyerek kişinin ileriki
yıllarda hastalıktan korunmasını sağlamaktadır. İçme suyu analizlerinin
yapılması tifo, gastroenterit gibi salgınları önlemektedir. Bunun gibi aklınıza
gelebilecek bir çok önlem halk sağlığının geliştirilmesine ve mutlu huzurlu bir
hayatın devamının sağlanmasına katkıda
bulunmaktadır.
Kişinin
bireysel proaktif çabaları toplumsal sağlığın oluşturulmasında yadsınamaz
sonuçlara yol açmaktadır. Örneğin sigara içmenin azaltılması ya da ortadan
kaldırılması, düzenli eksersizlerin ve sporun hayatın içine dahil edilmesi,
düzenli ve dengeli beslenme alışkanlıklarının edinilmesi bireysel proaktif
yaklaşımlardan sadece birkaçıdır.
Unutmayın ; proaktif önlemler hayat kurtarır. Halk sağlığına ve proaktif davranma alışkanlıklarına gerekli önemi veren ülkelerin refahının diğer ülkelere göre çok yüksek olduğu aşikardır.
Bahadır Bıçakcı